7 Kasım 2014 Cuma

3 Burcu Büyükyıldız - Çilek Mevsimi ( Aşkın Renkleri #1)


Çileğe bayılan biri olarak çilek kokulu bir kitaba da bayılırım :D

Burcu Büyükyıldız'ın ilk kitabı Çilek Mevsimi'ni bitireli neredeyse bir hafta olmasına rağmen yeni yorum yapabiliyorum :( ama kitaba bayıldım. Cidden çok güzel bir kurgusu vardı. Burcu Hanım'ın kalemi de çok iyiydi, akıcı bir üslubu ve aşkın büyüsüne rahatlıkla kapılabileceğiniz bir kalemi var. Eğer henüz okumadıysanız bence kısa zamanda almalısınız.

Hemen konuya giren ve mutlu sonla biten hikayeleri çok seviyorum her ne kadar sayfa aralarında karakterlerin acıları, göz yaşları ve kalp kırıklıkları saklı olsa da. 
Bu kitapta bana istediğimi fazlasıyla verdi!

Türk yazarlara karşı güvenim inanılmaz arttı. Yazarlarımızın başarılı kitaplarını okudukça artık daha bir istekle alıyorum kitaplarını. İstekle alacak ve takip edeceğim bir yazar oldu Burcu  Büyükyıldız!

Kitabın konusunu kısaca açıklamak gerekirse; Yağız ve Mira, birbirini delicesine seven ve aşklarını mutlu bir beraberliğe götüren bir çift ama ne yazık ki Yağız'ın kaçıp İstanbul'a geldiği geçmişi ve daha da önemlisi ailesi bu çiftin mutluluğunu bozuyor. Yağız, Mira'yı terk ediyor ve aradan geçen onca zaman sonra tekrar Mira'ya geri geliyor. İşte olay da buradan patlıyor! Mira'nın onca kalp kırıklığı, güvensizliği, yalnızlığı,terk edilmişliği... Yağız'ın hasreti, aşkı, özlemi... Büyün bunları konu alıyor kitap. 

Özellikle, belirtmek istediğim bir detay var. Kitapta geçmişe dönmeler, o zamanda yaşananları anlatmalar vardı. İşte o kısımlar beni bitirdi. Bir yapbozun eksik parçalarını tamamlamak gibiydi! Kesinlikle mükemmeldi ve yazarımızın bunun altından oldukça başarıyla kalkmıştı!

Kitap içeriğine daha fazla girmeden sizlerle alıntılar paylaşmak istiyorum, beni çok uğraştıran görsellerimle beraber üstelik :D 


~~~~~~***~~~~~~

"Sana Mira'nın odasına kadar eşlik etsinler," diyerek gözlerini Yağız'nkilerden çekmeden konuşmaya devam etti. "Normalde olsa bu eve adımını bile atamazdın. Ama sende bir şeyler var, güven veren bir şeyler... Onu bir kez daha kırmayacağına söz verirsen bu evin kapısı sana her zaman açık olur."

Başını salladı Yağız hafifçe.

"Onu bir kez daha kırmamak için elimden geleni yapacağımı biliyorum. Ama sana hiçbir şey için söz vermem. Bu sözü hak eden tek kişi Mira çünkü... Bu evin kapısının bana açık olması da çok önemli değil. Mira istediği sürece yanında olmaya kararlıyım."

~~~~~~***~~~~~~


~~~~~~***~~~~~~

"Ben... Senin içimde yarattığın ve benim önüne geçemediğim bu hislerden korktum. Senin etrafındaki adamlar gibi değilim Mira. Senin alışık olduğun bir hayatım yok benim."

"Git o zaman..." diyebildi yalnızca, "Git..."

"Gidemiyorum! Denemedim mi sanıyorsun? Beceremiyorum işte!"  Genç kız gözlerini acı çeker gibi bakan elalara çevirmişti şimdi. 

"Her gün uyandığımda 'bugün onu görmeyeceğim' diye ikna ediyorum kendimi. Ama sonra bir bakıyorum yanındayım. Sonra yanından ayrılırken 'bu son!' diyorum. Ama yine olmuyor, yapamıyorum. Ne zaman senden uzaklaşmaya karar versem, aynı hızla daha da fazla yakınlaşıyorum sana ve bunun önüne ne yaparsam yapayım geçemiyorum."

"Geçme o zaman... Direnme..."

"Direncim kırılalı çok oluyor."

~~~~~~***~~~~~~



Aslında daha fazla alıntım vardı ve hepsini paylaşmak istiyordum sizinle ama bu aralar netim arızalı ve kopmadan yorumu yayınlamak istiyorum. Bu yüzden kısa kesiyorum alıntılarımı :( 

Yukarıda kitap hakkında söylediklerimden anlaşıldığı üzere ben kitabı beğendim. Yağız ve Mira arasındaki sohbetlerden, aile ilişkilerine, Yağız'ın geçmişine dair yapılan geçmişe dönüşlerin her şeyi yerli yerine oturtmasına ve Sidar ile Bengi'ye... Hepsine bayıldım. Kurgu güzel bir şekilde yazılmıştı. Duygu aktarımı da aynı şekilde... 

Burcu, tatlım çok güzel bir kitap yazmışsın, diğer kitaplarını da heyecanla bekleyecek bir okurun daha oldu! Başarıların devamını diliyorum ve diğer kitaplar için fazla bekletme diyorum =) 

Ahh bu arada yazarımızdan aldığım küçük tüyoları sizlerle paylaşayım ama aramızda kalsın ;) Yazarın çıkacak olan 2. kitabı, bu kitapta da sık sık okuduğumuz Sarp ve Ela çifti... Kitabın Bir Günah Gibi adı ... Bu kitapların olduğu bir seri, "Aşkın Renkleri" serisi toplamda 6 kitaptan oluşacakmış. 

Ne diyelim, kitaplar çabuk çıksın biz de biran önce okuyalım ;)

Aşkın Renkleri Serisi
Serinin şimdilik 5 kitabının adını biliyorum, altıncının adını bilmiyorum, artık yayınlandığında öğrenir düzenleriz :)



Kitabın tanıtım yazısı: 


“Ne olacağını bilmiyorum...” dedi onun bakışlarındaki tedirginliği yok etmek ister gibi, “Ama öğrenmek istiyorum Mira. Hayatımdaki tüm kaosa, tüm belirsizliğe rağmen bunu seninle yaşamayı istiyorum.” diye fısıldadı ve ardından ekledi, “Çünkü seni incitebilme ihtimalime rağmen, seni istemekten vazgeçemiyorum.”

Bir bahar günü çilek kokuları içerisinde tanışan ve birbirlerinden ilk görüşte etkilenen Mira ve Yağız için aşkın büyüsüne kapılmak çok zor olmamıştı. Diğer taraftan, aralarına bir kara kedi gibi giren Yağız'ın tehlikelerle örülmüş geçmişi, mutluluklarının uzun sürmesine izin vermemişti. Hızlı ve tutkuyla başlayan bir aşkın özneleriyken kendilerini birdenbire hoyrat bir ayrılığın içinde bulan Yağız ve Mira'nın günlerine özlemin ıssızlığı sinmişti. 

Günün birinde geçmişinin karmaşasını, sırlarını çözüp bir daha gitmemek üzere geri gelen Yağız, ardında bırakıp gittiği mutlu, tasasız, cıvıl cıvıl kadını aynı bulabilecek miydi? Derinden yaraladığı Mira'ya kendisini affettirebilecek miydi? Daha da önemlisi Yağız, Mira'ya yaşadıklarını unutturabilecek miydi?

Adı gibi kokusu olsa çilek kokacak bir hikâye...

3 yorum :

  1. Ayyy çok hoş bir kitaaap. Konusu da çok etkileyiciii. Teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
  2. Kitabın yarısındayım 1 haftadır ya :( Kişisel nedenler yüzünden bir türlü okuyamıyorum. Araya başka kitaplar da girdi :) Yine de kitabı beğendim , özellikle geçmişe dönüş kısımları çok güzel olmuş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçmişe dönüş kısımları benimde en sevdiğim satırlar olduğunu itiraf etmeliyim =)

      Sil

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın