29 Eylül 2014 Pazartesi

7 Sıradan Bir Hayat - 13. Bölüm


ASHLEY'DEN DEVAM


Çevremde duyduğum fısıltılı seslere uyandım. Belli ki birileri beni uyandırmamak için fısıldarcasına konuşuyordu. Birileri… Tek bir ses duyuyordum arada ise bir gülüş… Ses Dean’ın sesi olmalıydı ama gülüş Dean’ın değildi bundan emindim. Sanki Brandon’ın gülüşü gibi gelmişti. Brandon… Burada olabilir miydi? Bu imkânsızdı şuanda Jennifer ile olmalıydı. Ama hayır şuanda işte olmalıydı. En son hatırladığım evde olduğumdu. Pazar gecesiydi, Dean yanımdaydı gittikten sonra vurulmuştum. Bir kadının sesini hatırlıyordum. Ara ara Dean’ın güçsüz sesi giriyordu araya.

Ben kaç gündür bu haldeydim. Günlerden neydi, bilmiyordum. Ama Brandon’ın burada olması imkânsızdı. Haberi olsa bile kimseye bir açıklama yapamadan buraya gelemezdi. Burada olmasını istiyordum… yanımda olmasını… her şeyden çok istiyordum.

Yavaş yavaş gözlerimi araladım. Nefes alırken biraz canım acıyordu ve kolumda minik bir sızlama vardı. Başımı sağa çevirip baktığımda kolumda iğneyi gördüm. Kaşlarımı çattım ve sol elimi iğneye doğru götürdüm ama canımın acısıyla inleyerek hareketsiz kaldım. Sol omzuma inanılmaz bir acı saplanmıştı. Sanırım sol kolumu oynatmak pek akıllıca olmayacaktı.

26 Eylül 2014 Cuma

9 Fatih Murat Arsal - Ismarlama Bebek { Zoraki Gelin #1 }


Evveeettt!!!! e-book olarak okuduğum ve şimdi koklayarak sayfalarını çevirdiğim başka bir FMArsal kitabını daha bitirdim!

Yok efendim FMArsal'ın kalemi öyle, böyle, üslubu şöyle demeyeceğim artık biliyorsunuz ki benim sevdiğim her kitabını okumaktan zevk aldığım yazarlardan biri kendisi dolayısıyla ne kendisini ne de kalemini övmenin bir anlamı yok. Sonucunda yine kusursuz bir kurgu, kusursuz bir kitap!

Ephesus Yayınları'na teşekkür etmek istiyorum, bu yazarı bizimle buluşturup, kitaplarını kitaplıklarımıza koyma şansı bize verdiği için!

25 Eylül 2014 Perşembe

2 Çekiliş Sonuçları: Raine Miller - Çırılçıplak Kazananları


Yabancı Yayınları'nın sponsorluğunda düzenlemiş olduğumuz Raine Miller - Çırılçıplak kitabının kazananları belli oldu. 

Çekilişimizi, cekilisyap.com adresinden yaptık ve 2 asıl 2 yedek kazanan belirledik. Eğer kazanan arkadaşlardan 2 gün içerisinde bize iletişim bilgilerini göndermezlerse hakları yedek kazananlarımıza geçecektir. 


Kazanan arkadaşlarımız, Ebru Sağ ve Damla Durmuş'u tebrik ediyoruz ve kendilerine illekitap@hotmail.com adresinden gönderilen maile 2 gün içerisinde dönüş yapmalarını rica ediyoruz.

Keyifli okumalar arkadaşlar :)


YABANCI YAYINLARI'na destekleri için teşekkür ederiz. :)


24 Eylül 2014 Çarşamba

5 Raine Miller - Çırılçıplak [ Blackstone Serisi #1 ]


Ethan James Blackstone ile tanışanlar kabilesine bende dahil oldum. :)

Öncelikle, kapak tasarımına bakıp da, "ha bu erotik bir kitap, almasam daha iyi olur" diye düşünen okurlar size söyleyebilirim ki bazen dış görünüş yanıltıcı olabilir. Evet içerisinde erotizm vardı ama hangi aşk kitabında yok ki? Artık neredeyse bütün aşk romanlarında sevişme sahneleri 'fazlasıyla açık' bir şekilde anlatılır oldu! Erotizm üzerine kurulu kitaplar erotik oluyor ama aşkın içerisinde sevişme sahnelerinin olması bende o kitabı erotik kategorisinden çok aşk kategorisine sokuyor o kitabı. En azından benim için öyle!

Bu kitapta aşk romanıydı ve içerisinde her aşk kitabında olduğu gibi sevişme sahneleri vardı sadece diğerlerine nazaran son zamanlarda karşılaştığımız şekilde anlatılmıştı, yüzeysel geçilmemişti o kısımlar.

22 Eylül 2014 Pazartesi

30 İlle Kitap Çekilişi: Raine Miller - Çırılçıplak



Uzun bir aradan sonra tekrar bir yarışmayla karşınızdayız! :) 

Çıktığından beri alıntılarla, resimleriyle, videosuyla dikkat çeken kitap Çırılçıplak'ın çekilişini yapalım dedik ve 2 okura bu tutku dolu aşk hikayesini barındıran kitabı hediye edelim diye düşündük :) 

Ve buradayız! :)

Kitabın yorumu çekilişimiz devam ederken yayınlanacak. En azından öyle umuyorum :) 

Çekilişimizin şartlarını belirtmeden önce ÜKG'nin hazırladığı videoyu sizlerle paylaşmak istiyorum. Video konusunda bu kızlar bu işi biliyor der sizlere videoyla baş başa bırakırım :)

19 Eylül 2014 Cuma

1 Aslıhan Akagöz - Çirkin Güzel


Çok konuşulan, adından bahsettiren, konusu ile deli gibi merak ettiren kitap, Çirkin Güzel yorumu ile karşınızdayım!

Tadının damağımda kaldığı, hiç beklemediğim bir şekilde son bulan, ilk kez baş karaktere değil de yan karakterine aşık olduğum bir Türk yazarımızın daha kitabını bitirdim.

Çoğunuz Aslıhan Akagöz'ü internetteki hikayelerinden tanıyorsunuz. Hatta bir çoğunuz kitabı çıktığı için oldukça sevindiniz. Ben yazarı ilk defa bu kitap ile tanıdım. Hem yazarı hem de yazarın kalemini...ve itiraf ediyorum beklentilerimin çok daha üstündeydi! Kalemini, akıcı üslubunu, bunun bir kitap olduğunun farkındalığıyla kurduğu cümlelerini, kurgu yeteneğini oldukça beğendim ve takdir ettim. Kitabı bitirdiğimde bir kez daha "ne yetenekler var be Türk yazarlarda" dedim.

17 Eylül 2014 Çarşamba

17 Sıradan Bir Hayat - 12. Bölüm



BRANDON


Nişandan sonrasında herkes daireme gelmişti ve henüz kimse gitmemişti. Lisa ve Lucy bir şeyler yemek için beni çağırmasalar yemek yemek aklıma bile gelmezdi. Aklımda o kadar çok şey vardı ki hepsi tek bir noktada birleşiyordu. Ashley…

Nasıl üzülmüştü, nasıl canı acıyordu, ne kadar belli oluyordu duyguları. Güçlü durmaya çabalıyor ama beceremiyordu. Belki de ben fark ediyordum onun bu halini bilmiyorum. Her şekilde bende güçlü durmaya çalışıyordum, ama Ashley’nın dün akşamki halini görünce her şey bitmişti benim için. Yıkılmış olması, gözlerindeki acı kalbimi parçalamıştı. Gözlerindeki morlukları kapatmaya çalışmıştı belli ki ama gözlerinin kızarıklığı ortadaydı. Kalbinin kırıklığı gözlerinden belli oluyordu. “Hoşça kal” diye fısıldamıştı kulağıma doğru. Kırgınlığı ve acısı sesine yansımış titrek çıkmıştı, ağladığı, her an ağlayabilecek durumda olduğu sesindeki çatallanmadan belliydi.

“Ashley… sevgilim…” diye fısıldadım karanlık odamın iç karartan duvarlarına doğru. Çaresizlik içinde, bir çıkar yol düşünme çabasında elim kolum bağlanmış söylenen her şeyi yerine getiren itaatkar bir köle gibi hissediyordum kendimi. Elizaer ne derse yerine getiriyordum sorgusuz sualsiz…
Neden? Neden yapıyordum ki? O şirkette bende pay sahibiydim. Ortağı olarak bana bir şeyler yapmamı isteme hakkına sahip değildi. İstemiyorsam hiçbir şey yapamazdı. O şirket aynı zamanda benimdi de… Çözüm aramam yanlıştı. Çözüm zaten bendim. Neden bu acıyı yaşatıyordum ki sevdiğime…

16 Eylül 2014 Salı

6 Eda Tuzcalı - Sadece Seni Sevdiğimi Söylemek için Aramıştım


Değişik kapak tasarımı ve konusu, ilginç kurgusu ile bir Türk yazar daha kendini göstermiş bulunuyor! :) 

Öncelikle Eda Tuzcalı, bu kitabında akıcı bir kalem kullanmış ve okuru sıkmadan gereksiz detaylara girmeden de kurguyu tamamlamış. Her şeyi tadında bırakmış, gereksiz uzatmamış ve sonunda okurun yüzünde gülümseme oluşturacak şekilde yazmış kitabı...

Ama...

15 Eylül 2014 Pazartesi

2 Cindi Madsen - Aşk Bir Masalmış


Tam da türüne yakışan bir kitaptı. Romantik ve komedi!!! :)) Hani şu Jennifer Anniston'ın filmleri var ya hiç izlemekten sıkılmadığımız... onlar gibiydi. :)

Akıcı ve sade bir üslupla yazılmış, su gibi akan, okuru sıkmayan, güldüren ama bazen de sinirlendiren her şekilde okura keyifli dakikalar sunan bir kitaptı "Aşk Bir Masalmış!!!"

Kitap, Darby adında artık aşktan umudunu kesmiş, hep yanlış adamlara aşık olmuş ve fazlasıyla aldanmış, kalbi kırılmış bir kadın... ve bir gün karşısına 'beyaz atılı prensi' çıkageliyor... ve hayatı tamamen değişiyor, dememi bekliyorsanız yanılıyorsunuz :D

13 Eylül 2014 Cumartesi

10 Işıl Parlakyıldız - Duygu (Bir Türk Masalı #1)


"Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı."

Sözüyle başlarım yoruma ve ardından da, "yemişim Bekir'i... Sedat'ı..." der sözü kendimce uyarlarım arkadaş! "Ali candı, Ali kandı. Ali aşk'tı."

Ali'ciyim ben diyor ve Sedat'ı size bırakıyorum :D

Duygu'yu bir çoğunuz internet üzerinden ya da wattpad'den okumuştunuz ve kitabı okurken nelerin sizi beklediğini biliyordunuz. Ama ben... ne yazık ki Duygu'yı ilk kez kitap olarak elime aldığımda okudum ve inanın beğendim. Haa bence eksik tarafları vardı ama yine de güzeldi.

11 Eylül 2014 Perşembe

5 Natasha Boyd - Aşka Var mısın? [Eversea #1]


Baylar bayanlar... karşınızda Jack Eversea!!!

Bir adam düşünün, yakışıklı, seksi, karizmatik... hatta düşünmeyi bırakıp direk bütün kızların ayılıp bayıldığı- en azından izleyenler- Sam Heughan'ı yani nam-ı diyar Jamie'yi gözünüzün önüne getirin! Bu adam, bir gün sizin yaşadığınız kasabaya geliyor ve siz onun oynadığı karaktere, Jamie'ye aşıksınız. Onunla karşılaştınız. Ne yaparsınız? (Sam üzerinden örnek verdim çünkü aklım onda :D Başlarda Kıvanç diyeyim dedim ama cıks, adam bana itici geliyor o yüzden vazgeçtim :))

Merak mı ediyorsunuz?

10 Eylül 2014 Çarşamba

15 Sıradan Bir Hayat - 11. Bölüm


Bütün yol boyunca konuşmadım… Ne Justin ne de Dean konuşmak için konuyu açmadı da. Dudaklarımdan çıkan tek kelime evimin yolunu tarif etmeme yarayacak kelimelerdi. Daha fazlası istesem de çıkmazdı zaten ki ne diyebilirdim onu da bilmiyordum. Yol boyunca dışarıya baktım ve sessizlik içinde içimdeki fırtınaların yıkımlarını karşılamaya çalıştım. Ne kadar başarabilirsem artık…

“Şuradaki ev…” Dedim uzun bir sessizliğin ardından, Dean’de evin önüne park etti. Ben arabadan inerken Justin’de inip kapımı tuttu. Sadece zoraki oluşan bir gülümseme vardı dudaklarımda. Justin’de bunu fark etmişti ve gözlerini kapatıp başını salladı.

Beraber bahçeye girdik. İkisi de arkamdan geliyordu ve etrafı incelediklerine adım gibi emindim. Ki arada bahçe ve ev ile ilgili sözlerini yakalıyordum. Aslında yakalamaya çalışıyordum çünkü Brandon’ın o hali gözlerimin önünden gitmiyordu. Sanki canımın acısı yetmezmiş gibi beynim daha fazla acımı arttırmak için o görüntüyü tekrar tekrar hatırlatıyordu. Yapabileceğim bir şey varmış gibi…

“Ashley?” Diye bir fısıltıyla arkamı döndüğümde Dean yanıma yaklaştı ve fısıldayarak konuşmasına devam etti. “Sokağın başında araba içinde bir adam gördüm burayı izliyordu tıpkı çapraz evinin bahçesinde kitap okuyor ayağına yatan adam gibi…”

7 Eylül 2014 Pazar

6 Evangeline Collins - Yedi Gün Yedi Gece


Veee bir historical daha bitirmiş olmanın verdiği hazla bu yorumu yazıyorum. Sizlere bir şey itiraf edeyim mi uzun zamandır bu kadar iyi bir historical okumamıştım. Konusu farklı, karakterleri farklı ve kurgu farklı! Baştan aşağı değişikti.

Alışıla gelmişin dışında erkek karakter bir dük, kont, vikont falan filen değil sadece varlıklı bir "bay"dı. Ve kadın karakter de yine alışılagelmişin dışında saf, masum, bir erkeğin tutkusunun ve dokunuşunun ne demek olduğunu bilmeyen bir kadın değildi. Kadın karakterimiz Rose, bir hayat kadınıydı!

Demiştim size konu farklı diye :))

4 Eylül 2014 Perşembe

2 Mimlendim! The Chocolate Books Tag (Çikolata Kitap Uymu)



Bir kere daha mimlendik! :) Bu işi sevdim ben. 

Bu sefer beni mimleyen bloglar, 
Teşekkür ettim arkadaşlar beni bu etkinliğe davet ettiğiniz için. Öpüldünüz :*

3 Eylül 2014 Çarşamba

9 Sıradan Bir Hayat - 10. Bölüm



Bütün gece Brandon’dan haber alabilme olasılığıyla beklemiştim ve neredeyse beş dakika da bir aramıştım ama hiçbir şekilde ulaşamamıştım. Güneş doğalı çok olmuştu, ben hala camın önünde onu bekliyordum. Telefonun elidme birden titremesi ile camdan başımı çevirip telefona baktım. Mesaj gelmişti Justin’den. İçimdeki hayal kırıklığı ile iç çekerek okudum mesajı; “Müsaitsen konuşalım!” yazmıştı rahatsız etmek istemediği belliydi. Şuanda kimseyle konuşmak istemiyordum ama önemli bir şey olabilirdi… Bu düşünceyle Justin’i aradım.

“Ne oldu Justin?”

Birden konuya girmiş olmam Justin’i şaşırtmıştı. “Hey iyi misin? Bu ne stres... Anlaşılan Bay Carry sana mezarın açıldığını ve otopsiye başlandığını söylemiş. Neyse ben sadece nasılsın diye sormak için aramıştım.”

“Evet, Dean söyledi dün… Ben iyim sadece kötü bir gün geçiriyorum o kadar. Sen nasılsın Bay Black’tan haberin var mı?”

“Bu sabah Bay Carry konuşmuş kendisi ile dün başlamışlar çalışmaya birkaç bir şey bulmuşlar ama hemen söylemek doğru olmayabilirmiş o yüzden bir şey söylemiyorlar şimdilik!”

“Anladım, bir şey öğrenirseniz bana da haber verin ve Justin bundan sonra Dean’ın sözünden çıkmak, başına buyruk hareket etmek yok! Anlaşıldı mı?”

“Ahh hadi ama Ashley sanki öyle bir yapıya sahipmişim gibi konuşuyorsun!” Diyerek beni güldürmüştü çünkü gerçekten öyle bir yapıya sahipti. İçindeki asi ruhu dizginleyemediği bir gerçekti.

“Eminim öyle değilsindir!” Derken başımı sallıyor ve gülüyordum.

“Tamam, tamam… Söz veriyorum bundan sonra çok daha dikkatli olacağım…”

Telefonu kapattığımda camdan tekrar baktım ve gelen gidenin olmadığını bir kez daha gördüm… Kolumdaki saate baktığımda zamanın nasıl akıp gittiğini anlamadığımın farkındalığıyla iç çektim. Artık gelmeyeceğinin kabul ettiğimde masayı toplamaya başladım. Elimdekileri mutfağa bırakırken içindeki huzursuzluk o kadar yoğundu ki bir kez daha Brandon’ı arama isteğine karşı koyamadım. Sonuç ise… aynıydı! Kapalıydı telefonu.

1 Eylül 2014 Pazartesi

4 Fatma Erdek - Erken Rüya Zamanlar


Sen hep yaz kadın, bende hep seni okuyayım!

Allah'ım bu nasıl bir kalem, nasıl bir yetenek, nasıl bir kurgu yeteneği, nasıl bir duygu anlatımıdır! Bir insanın bu kadar iyi kitaplar yazması ayıp ya! Etkisinden çıkıp yeni bir kitaba geçmek zor oluyor. :(

Fatma Erdek'in okuduğum 3. kitabıydı ve her seferinde elime merakla aldığım, bu sefer beni nasıl bir aşk bekliyor heyecanıyla okuduğum 3. kitap! Hep derim Kara Kış Beyaz düş benim favori Fatma Erdek kitabım diye ama şuan kararsız kaldım. Bu da çooook güzeldi!

İçime işleyen o aşk var ya...