27 Ekim 2013 Pazar

0 Jessica Andersen - Dolunay (Royal House of Shadows #3)


"The Royal House of Shadows" serisinin 3. kitabı olan "Dolunay''da bitti. Harlequin sever biri olarak Mystery serilerine tapıyorum. Hem birbirinden güzel fantastik diyarlara gidiyorum hem yeni yazarlar tanıyorum hem aşkı okuyorum hem de aşık olunası erkekleri :)

Dört kitaptan oluşan serinin yayınlanmış üçüncü kitabıydı "Dolunay". Dördüncü ve son kitabı "Kara Zırh" önümüzdeki ay yanı Kasım ayında yayınlanacak. Seri Elden Krallığının kaybolan varislerini konu alıyor. Her kitap bir varisi anlatıyor ve onların fantastik dünyalarına, hayatlarına ve aşklarına dalıp, kapılıp gidiyoruz. 

Daha önce Jessica Andersen kitabı okumamıştım ve bu kitap aynı zamanda yazarın kalemiyle tanıştığım ilk kitap oldu. Konusundan mıdır bilemem ama baya akıcı ve sürükleyici bir kalemi var bunun yanında kurguyu da merak uyandırıcı şekilde tasarlamış. 

Kitapta ara ara iç sesler vardı keşke onları farklı puntolarla ya da yazı stilleriyle yazılsaydı böylece o kısımları fark etmek anlamak daha kolay olurdu diye düşünüyorum. Zaten kitaba dair tek eleştirebileceğim kısım da burası! Ahh bir de Reda'nın ortağını partner olarak çevrilmesi biraz rahatsız etti. Yani bunlar aynı zamanda yatak arkadaşı, hayat arkadaşı vs değildi iş arkadaşı yani ortağıydı. Ki yabancı filmlerde veya kitaplarda partner kelimesini iş ortamında ortak anlamında kullanıldığını biliyoruz. Bu yüzden keşke ortak kelimesi kullanılsaydı.

Kitabın konusuna azıcık değinmek gerekirse; Elden Krallığı'nın 3. varisi Dayn, Kan Büyücüsü krallaıklarına saldırdıktan sonra anne ve babasının yaptığı büyü ile kurt insanların diyarlarına gönderilir. Orada babasının zihin sesiyle geleceğini söylediği klavuzunu beklerken kurt insanların yanında yıllarını geçirir. Reda ise dünyadan sıradan genç bir kadın. Bir polis olan Reda ortağının ölümünden sonra depresif durumundan kurtulamaz ve annesinin anlattığı hikayelere inancıyla araştırdığı bir masal kitabından kurt insanların diyarına gider. Reda ve Dayn karşılaşırlar ve macera o noktada başlar.

Kitaptaki betimlemeler çok güzeldi, hele ki kurt insanların dönüşümlerini ve kavgalarını anlatış sahnelerini çok beğendim. Dayn ve Reda arasındaki duygusal yakınlaşma ve "daha sonra" terimi ise kelimenin tam anlamıyla sevimliydi :)

Bu seride varislerin krallıklarını geri alma çabalarının yanında aşklarını ve erkeklerine ve kadınlarına karşı olan duygusal yaklaşımları o kadar güzel işlenmiş ki heyecanlı adrenalin dolu sayfaları okurken romantizme geçi yapabiliyorsun da :)

Harlequin seride orijinal kapak tasarımlarını kullandığı içinde özellikle taktir ettim. Bu tür kapaklarını seviyorum hele ki orijinal ise ımmm.. muhteşem. Kitaplıkta duruşunu düşünsenize.

Ben bu kitabı da çok beğendim ve yalnızda bu kitabı değil seriyi tavsiye ederim. Evet Harlequin aylık çıkarıyor ve eğer o ay alamadıysanız kitapları bulmak zor oluyordu ama artık yayınevi internetten satış da yapabiliyor bu yüzden bulamadım bahanesi kalkıyor internetten sipariş verebilirsiniz eğer seriyi kaçırdıysanız. Bütün kitapları internet sitelerinde bulunuyor.

"The Royal House of Shadows" Serisinin kitapları:
Kitabın arka kapak yazısını aşağıda sizinle paylaşıyorum:
Reda Weston için Kırmızı Başlıklı Kız'ın seksi bir versiyonunu okuyor olmanın kendisini nasıl bir dünyaya savurduğunu tarif etmek mümkün değildi. Öyle bir dünya ki orada efsane kurt adam türü yaratıklar, kadınları baştan çıkarıyorlardı. Bir kurt, gizemli ve güçlü bir erkeğe dönüşüyordu. 
Dayn, kendisini kurt adama dönüştüren büyücüye beddualar ederek onu yapayalnız bir kadere doğru lanetliyordu. Bir canavar olarak kadınlarla çiftleşerek güç kazanmaya çalışıyordu. Bu güce kraliyet ailesini kurtarmak için ihtiyacı vardı.  Ancak bir erkek olarak Reda'nın ateşli, tüyler ürperten dokunuşunu şiddetle arzuluyordu. Kalan kısacık zamanda Dayn ya kurduna sarılıp krallığını kurtaracak ya da kadınını korumak uğrunda savaşacaktı. 




Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın