9 Mart 2013 Cumartesi

0 Michelle Willingham - Yasaklı Gelin


MacEgan Kardeşler Serisinin ikinci kitabı Yasaklı Gelin...

Bu kitabı bulamadığımdan diğer kitaplarını okuduktan sonra okumak zorunda kaldım ve diğerlerinin yanında bu kitap biraz daha heyecan ve olaylar bakımından sönük geldi bana.

Evet yazarın dili çok iyi, akıcı ve sürükleyici yazıyor ve çok beğenerek ve zevk alarak okuyorum. Ama konu olarak mı yok pek savaş falan olmamasından mı bilemiyorum diğerlerine göre bana durgun geldi.

Patrick'in klan halkı için her şeyi göze alması ve onun için kendi hayatını feda edebilecek kadar sorumlu hissetmesi kesinlikle takdire değerdi... ama Isabel'e yaklaşımları söylediği sözler ise sinir bozucuydu. Kale hakkında Isabel'in sözlerini dinlemesi beni şaşırttı... Kardeş bağları ve kardeşler arasındaki ilişki bütün seriyi okurken hayran kaldım ve bu kitapta da bunu görmek güzeldi. Kuzen olmalarına rağmen ve kendisine karşı komplo kurmasına rağmen Ruarc'a davranışları, onu kardeşi gibi görmesi ve riski göze alarak kurtarma çabası da çok güzeldi.

MacEgan'ların kendi aralarındaki bağ o kadar güzel ki belki de seriyi bu kadar gözde yapan ve sevilmesini sağlayan budur bilemiyorum ama kesinlikle bu özellik benim gözümde seriyi bir numara yapıyor...

Her neyse... dediğim gibi diğer kitaplara nazaran bu kitap bana biraz sönük ve durgun geldi. Diğer kitaplarında çok zevk almıştım bunu o kadar çok zevk alarak okumadım. Ama yine de seriyi sevdiğimden ve hepsi de birbirileri ile bağlantılı olduğundan tavsiye ederim okuyun.

Serisinin diğer kitapları şu şekilde:
  1. Yasak Tutkular
  2. Yasaklı Gelin
  3. Acılarla Gelen
  4. Şifalı Eller
  5. Sadece Sen
  6. MacEgan Olmak
  7. Warriors in Winter (henüz çevrilmedi)
Kitabın konusunu aşağıda paylaşıyorum:

Patrick MacEgan, Baron’un kızıyla evlenmeye mecbur bırakılmıştı ama kimse düşmanının kızıyla yatağını paylaşmaya zorlayamazdı onu. Isabel de Godred, güzel olduğu kadar inatçı ve kararlıydı. Gerçek bir eş olmayı kafasına koymuştu. Isabel, gurur duyduğu savaşçı kralının sırtındaki ağır sorumlulukların yükünü biraz olsun hafifletebilmeyi ümit ediyordu. Bir kraliçe olarak insanlarına yardım etmek ve düşmanlığa bir son vermek istiyordu ama bir sürgün hayatı yaşarken bu o kadar da kolay değildi. Herkesten önce, kocasının güvenini kazanması şarttı. İşin sırrı, yalnız kaldıklarında, savaşı bir kenara bırakıp gerçek birer kadın ve erkek olmalarında saklıydı.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın