6 Şubat 2013 Çarşamba

0 Brenda Jackson - Pamuk İpliği


Güzel bir aşk romanı... Kitap günümüz aşk romanı kategorisinde ve seri falan değil tek bir kitap diyerek kitabın yorumuna başlıyorum :)) Bazı yerlerde kitabın içeriğine girmiş olabilirim bu konuda uyarayım sizleri :))

Yazarın dili çok akıcı, sürükleyici... Okurken zaman kavramını yitirmenize neden olabiliyor. Üstelik sadece bir çiftin üzerinden işlemiyor konuyu... Yan karakterlerinde hayatlarını okuyabiliyoruz. Yani kısacası ana karakter  de en az ana karakterler kadar değerli bu kitapta.

Açıkçası kitabı aldığımda ve okumaya başladığımda düşüncem; evlenmek isteyen bir çift ve buna karşı çıkan bir kayunvalide etkisi ile gelişen olaylardı. Ki evet kısmen öyleydi de ancak Erica'nın arkadaşları April ve Griffin, Brain'in arkadaşı Matt, annesi Rita, Erica'nın anne babasının evliliklerindeki ilişkilerini okumayı beklemiyordum. Bu yüzden beklentimin fazlasını verdi kitap bana...

Karen'ın entrikalı, fırtınalı yalanlarını okurken ciddi anlamda sinir küpü oldum diyebilirim herhalde elime geçirsem paramparça ederdim. Griffin ve April ilişkisi cidden çok tatlıydı gülümseyerek okudum. Wilson'a acıdım, evliliği bir felaketken ve onca yıl Karen gibi bir kadına katlanmış olmak... okurken acıdım ama sonunda onunda mutluluğu bulmasına çok sevindim. Brain'ın aşkından vazgeçmemesi, Erica'nın annesi hakkındaki gerçekleri öğrenirken ona destek olmak amacı ile yanında olmayı dilemesi bile ne kadar sevdiğinin kanıtı...

Kitaptaki favori sahnem Griffin ve Erica'nın Vegas'a gideceklerini artık evleneceklerini söylemesi ve Karen'ın bunu kendince anlamasıydı. Harikaydı :))

Her neyse çok uzatmayayım. Kitabı cidden sevdim ve umarım yazarın başka kitaplarını da okuyabiliriz. Ayrıca karakterlerimizin siyahi olması ve tanımlarının da o şekilde yapılması da ayrı bir tattı... O kadar beyaz ten okumaya alışmışız ki siyah tenin tanımı bile değişik ve güzel geldi.

Yorumumu bitirmişken Brain'ın annesi Rita'ya söylediği bir sözü alıntılayarak sizlerle paylaşmak istiyorum:


"Erica ile tanıştığımdan beri bir şeyin farkına vardım: Sevgi hiçbir şey talep etmez, hiçbir ültimatoma sebep olmaz ve hiçbir pişmanlığı kabul etmez. Sevginin yaptığı şey, fırtınanın en kötü anında hayatı kucaklamak be mutluluk vaat etmektir. Sonunda çok daha güzel ve parlak günler gelecektir." 


Kitabın konusunu sizlerle paylaşıyorum:

Karmaşık aile ilişkilerinin yer aldığı, duygusallık ve drama ile süslenmiş bu inanılmaz hikaye kalbinizi çalacak. 
Erica Sanders için ruh eşini bulmak pek de zor olmamıştır. Brian Lawson istediği adamdır ve herkes onların birbirleri için yaratıldığını düşünmektedir. Neredeyse herkes Tek istisna Erica'nın başka bir adamla evlenmesini isteyen annesi Karen'dır. Hatta Karen, Brian'ı araştırması için bir özel detektif bile tutmuştur; ancak ortaya çıkan gerçek, iki ailenin parçalanmasına sebep olan yıkıcı ihanet Karen'ın umduğu son şeydir. 
İlişkisinin kurtulamayacağına ikna olan Erica nişanı bozmuştur. Ama verdiği karar hâlâ aklını kurcalamaktadır, özellikle de Brian'ın çekici ve bekâr komşusu onun peşindeyken. 
Bu aşk hikâyesinin dumanı hâlâ üzerinde. - Lori Foster
Yazar, duygusal derinliğe sahip karakterler yaratmada özellikle başarılı. - Publishers Weekly
Göz kamaştıran bir ziyafet. - The Romantic Times

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın